Her insan hayatının belirli dönemlerinde çeşitli problemlerle karşılaşabilir ve bununla ilgili bir uzman desteğine, yaşadığı problemlerde yanında yürüyecek bir bilir kişiye ihtiyaç duyabilir. Bu durum insan hayatında karşılaşılabilecek normal bir süreçtir fakat aynı zamanda bireyler tarafından normal olduğu reddedilen bir süreçtir. Kişiler yaşadığı problemlerde kendini çevresindeki diğer insanlarla karşılaştırabilmekte yahut toplum tarafından "deli" damgası yemek istememektedir. İlk probleme değinirsek; öncelikle şunu söylemek gerekir ki her insanın problemlerle baş etme eşiği aynı değildir. Bu sebeple A kişisi bir problemi kendi başına çözebiliyor diye B kişisi de bunu kendi çözebilir diye bir şey yoktur, çünkü herkesin yaşadığı problemlerin altında yatan farklı temel problemler vardır bu problemler, kişinin içinde büyüdüğü aile, yetiştirilme tarzı, kişilik özellikleri gibi bir çok şeyle ilişkilidir ve bu durum otomatik olarak kişilerin problemleri ile baş etme eşiğine de etki eder. Su ve sütü düşünün. İkisi de sıvı yapıda olmasına rağmen kaynama noktaları farklıdır, işte insanlarda eşik noktası tam da böyle bir şeydir.
Diğer bir reddetme şekli, toplumun kendisini "deli" olarak etiketlenmesinden endişelenmedir. Kişiler bu sebeple bir uzman desteğini reddebiliyor ne yazık ki. En çok duyduğumuz cümleler; " Ben deli miyim? ", "Daha o kadar da kafayı yemedik.", " Psikolog mu hee deli doktoru onlar ya." Hayır "deli" falan değilsiniz. Hatta ruh sağlığı çalışanları olarak şunu hep söyleriz: "Bize gelen danışanlar toplumdaki sağlıklı bireylerdir, yani asıl gelmesi gerekenlerin bize yolladıkları..."
Yaşam döngünüzde karşılaşabileceğiniz bireysel, ailevi, belki çocuğunuzla ilgili çeşitli problemler olduğunda toplumun sizi etiketlemesine izin vermeden, daha sağlıklı bir toplum için psikolojik danışmanlık hizmeti almaktan korkmayın. Çünkü bu toplumun sizin gibi sağlıklı bireylere ihtiyacı var.



Psikolog Turan DİNÇ