2007'den Bugüne 92,323 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Hastalık ya da Kayıp Sonrası Ruhsal Büyüme ve Gelışım Kavramları - Travma Sonrası Büyüme Kavramı
MAKALE #20398 © Yazan Psk.Gökçe ÇAKIR ŞAHAN | Yayın Şubat 2019 | 3,272 Okuyucu
Travma, gerçek bir ölüm ya da ölüm tehdidinin bulunduğu, ağır yaralanmanın, fiziksel veya yaşamsal bütünlüğe yönelik bir tehdidin ortaya çıktığı ve kişinin kendisinin yaşadığı, şahitolduğu veya sevdiği bir kişinin başına geldiğini öğrendiği olağandışı olaylar olarak tanımlanmaktadır ( Köroğlu, 1994). Travmatik olayı olağan dışı kılan, yalnızca beklenmedik olması değil aynı zamanda yaşam olaylarında uyumu sağlayamayıda içerir (Türksoy, 2003).
İnsanlar yaşantılarının her döneminde travmatik deneyimler yaşayabilirler. Kayıp, yoğun bakıma yatış, ölümcül veya kronik hastalık tanısı alma insanların hayatında sıklıkla karşılaştıkları durumlardır (Jim ve Jacopsen, 2008). Travmanın tanımı düşünüldüğünde hastalık yaşantısı veya hastaneye yatma fiziksel ve yaşamsal bütünlüğe yönelik ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bu nedenle hastalık yaşantısı hem hasta bireyin kendisi, hem de ailesi için travmatik bir deneyimdir (Yılmaz, 2006).
Travmatik olayların fiziksel sonuçları olabileceği gibi anksiyete, depresyon belirtileri, alkol ve madde bağımlılığı veya kötüye kullanımı, intihar ve travma sonrası stres bozukluğu gibi çeşitli psikolojik sonuç ları da olmaktadır (Kılıç ,2003).
Travma Sonrası Büyüme Kavramı
Travma sonrası büyüme kavramı Tedeschi ve Calhoun tarafından, yüksek derecede zorlayıcı yaşam olayları ile mücadele sonucu oluşan olumlu değişiklikler şeklinde tanımlanmaktadır (Joseph ve Linley, 2005; Tedeschi ve Calhoun, 2004).
Kişilerin maruz kaldıkları travmatik olayların sonucunda yaşadıkları olumlu değişim; “yorumlanan kazanç”, “stres ilişkili büyüme”, “gelişmek”, “olumlu psikolojik değişiklikler”, “ters büyüme” gibi farklı terimlerle açıklanmaktadır (Linley ve Joseph, 2004).
Travma sonrası büyüme ile ilişkilendirilen kavramlar arasında psikolojik sağlamlık , dayanıklılık , iyimserlik ve tutarlılık algısı bulunmaktadır (Janoff-Bulman, 1989; Yılmaz, 2006).
Psikolojik sağlamlık, deneyimlenen kötü bir olaya rağmen yaşama devam edebilme ve bir amaca sahip olabilme yeteneği olarak tanımlanır (Jim ve ark. 2008).
Dayanıklılık ise yaşanan olaylara tepki olarak bağlılık, kontrol ve mücadele göstermek olarak tanımlanır. Dayanıklılığı yüksek olanların hayata karşı meraklı, aktif ve yaşam üzerinde bir çeşit kontrol duygusuna sahip oldukları varsayılır (Kılıç C. 2003).
Travma sonrası büyüme ile ilişkilendirilen üçüncü kavram olan iyimserlik, hayattaki pek çok duruma karşı umutlu olmak ya da yaşamda genel olarak iyi şeyler olacağı beklentisine sahip olmak olarak tanımlanmaktadır. İyimserlik travmatik olayın sonuçlarına odaklanan bir kavramdır. İyimserler aktif başa çıkma becerilerini kullanmaya, durumun olumlu yönlerine odaklanabilmeye eğilimlidirler ve böylece mevcut enerjilerini problemle başa çıkmak ve yeni çözüm yolları bulmak için kullanabilirler (Doğan S. 1996)
Travma sonrası büyüme ile ilşkilendirilen bir diğer kavram da tutarlılık algısıdır. Tutarlılık algısı yüksek olan kişilerin olayları çözümleyip, anlayıp, başa çıktıkları ve anlam çıkarabildikleri için stresle başa çıkmada iyi bir konumda oldukları düşünülür (Boyd MA. 2002).
Psikolojik sağlamlılık, dayanıklılık, iyimserlik ve tutarlılık algısı kavramları kişilerin zor/güç yaşam olayları ile baş etmelerinde onlara yardım eden kişisel özellikler olarak tanımlanabilir. Travma sonrası büyüme ise stresli yaşam olaylarından zarar görmemeyi değil, bu olaylardan sonra meydana gelen olumlu değişimi ifade etmektedir (Boztepe H. 2012).
Travma Sonrası Büyümeyi Etkileyen Değişkenler
Travma sonrası büyümeyi etkileyen değişkenler demografik değişkenler, travmatik olayın şiddeti, travma sonrası stress belirtilerinin varlığı, sosyal destek varlığı, duyguların dışavurulabilmesi, baş etme becerilerinin kullanılabilmesi şeklinde açıklanabilir.
1. Demografik özellikler: Bu konuda yapılan bazı çalışmalarda genç insanlara kıyasla yaşlıların daha çok büyüme gösterdiklerini bulunmuştur (Carver ve ark. 2004). Meme kanserli kadınlar üzerine yapılan çalışmalarda ise genç kadınların daha fazla büyüme gösterdikleri ortaya koyulmuştur (Belizzi ve Blank, 2006). Bu durumun genç kadınların, bu olayı daha tehditkar algılamaları ve ölümle ilişkili bir haberci karşısında daha fazla incinme yaşamaları ile ilişkili olabileceği şeklinde yorumlanmıştır. Buna paralel olarak daha fazla tehdit algısı, daha fazla büyümeyle ilişkili olabileceği belirtilmiştir (Kyriaki Mystakidou ve ark. 2008).
2. Travmatik Olayın Şiddeti: Janoff-Bullman (2004), travmanın bireyin yaşamındaki varsayımlarına etki edecek kadar güçlü olmasının büyüme için gerekli olduğunu bildirmektedir. Kanser hastaları ile yapılan çalışmalarda travma sonrası büyüme ile hastalığın şiddeti arasında anlamlı düzeyde ilişki saptanmıştır. Sınırlı tutulumlu kanseri olan hastaların, metastatik kanseri olan hastalara kıyasla travma sonrası büyüme düzeyleri daha düşük bulunmuştur (Andrykowski, 1996; Tomich ve Helgelson, 2004). Yakınını kaybeden 146 kişi üzerine yapılan bir çalışmada birinci derece yakınını kaybeden kişinin ikinci dereceden yakınını ya da arkadaşını kaybedene göre daha fazla büyüme gösterdiği görülmüştür. Kayıp ne kadar büyük algılanıyorsa, büyümenin o kadar fazla olduğu bulunmuştur (Armstrong, 2011).
3.Travma Sonrası Stres Belirtileri: Travma sonrası stres tek başına olumlu değişikliğe yol açmasa da kişinin, temel inançlarının ve baş etme becerilerinin yeterince tehdit altında olması, büyüme için önemli bir göstergedir (JanoffBulman, 1989). Travmatik deneyimle en iyi baş edenlerin, deneyimleri üzerinde düşünen, bilişsel, duygusal ve kişilerarası işleme süreçlerini kullanan bireyler olduğu belirtilmiştir (Tedeschi ve Calhoun, 1995). Bir deneyimin başında girici (intruziv) düşüncelerin gelişmesi ve buna bağlı olarak da aktif olarak işlemlenmesinin gerçekleşmesi ile süreç daha olumlu sonlanmaktadır (Creamer M, 1992). Cinsel taciz mağdurları üzerine yapılan bir çalışmada tacizin özellikleri büyüme açısından önemli bulunmazken kadının taciz sırasındaki hayati tehlike algısı büyüme açısından önemli olarak saptanmıştır. Tecavüz sonrasında çevreden olumsuz tepkiler, kendini suçlama, uyumsal olmayan baş etme mekanizmaları, TSSB bulguları büyümenin daha az olmasıyla ilişkilendirilmiştir (Ullman, 2014).
4. Sosyal Destek: Sosyal destek de travma sonrası büyümeyle ilişkili bulunmuştur (Karancı, 2005; Linley ve Joseph, 2004; Joseph ve Linley, 2005; Tedeschi ve Calhoun, 1998). Algılanan sosyal destek, travma sonrası büyüme için önemli bir öngörücü iken; sosyal baskı ve sosyal aktivitelerin azalması, büyüme puanının düşük olması ile ilişkili bulunmuştur (Schulz, 2004; Thornton, 2006).
5. Duyguların Dışavurumu: Duyguların dışavurumu krizden sonra uyumu ve büyümeyi arttırmaktadır (Stanton A., 2000). Olumsuz duyguların ifade edilmesiyle kişinin bu duygulara karşı hassasiyeti azalmakta, bu şekilde de olumlu duygular ve kazanımları işlemleyebilmesine olanak sağlamaktadır (Foa EB. 1989).
6. Baş Etme Becerileri: Tedeschi ve Calhoun modeline göre, bireyin, yaşadığı travmatik olayı nasıl yönettiğine dair baş etme becerileri karakteristik bir role sahiptir. Travmatik olayın kişi üzerinde oluşturduğu etkiyi kabullenmek, durumla baş etme ve problem çözmede aktif rol oynamak ve olumlu yeniden değerlendirme yapmak travma sonrası büyüme ile olumlu yönde ilişkili buulunmuştur (Lechner ve ark 2006; Porter ve ark 2006; Sears ve ark 2003; Urcuyo ve ark 2005). Bu baş etme yöntemleri sayesinde stresli olayın anlamı yeniden değerlendirilebilinir, kendisi, ilişkiler ve öncelikler gözden geçirilir, bu yolla da büyüme oluşur (Tamres 2002, Helgelson ve ark 2006).
7. Kişilik Özellikleri: Travmatik yaşantı öncesindeki psikolojik sağlıklılığın, travma sonrası büyümeyle ilişkisi çok açık değildir (Calhoun ve Tedeschi, 1998). Bir gözden geçirme yazısında iyimserlik ile travma sonrası büyüme arasında güçlü bir ilişki bulunmuştur (Helgelson ve ark., 2006). İyimser kişilerin baş etme stratejilerinde daha esnek olmalarından dolayı, soruna karşı daha uyumlu olabilecekleri düşünülmektedir. Çocuğunu kaybetmiş 111 ebeveyn üzerinde yapılan bir çalışmada çoğu ebeveynin Calhoun ve Tedechi’nin belirttiği bölümlerde ilerleme kaydettiği, büyüme puanları yas yoğunluğuyla ters orantılıyken kendilik değerinin büyüme üzerinde güçlü bir yordayıcı olduğu saptanmıştır (Engelkemeyer ve ark., 2008).
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Hastalık ya da Kayıp Sonrası Ruhsal Büyüme ve Gelışım Kavramları - Travma Sonrası Büyüme Kavramı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Gökçe ÇAKIR ŞAHAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Gökçe ÇAKIR ŞAHAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Gökçe ÇAKIR ŞAHAN Fotoğraf
Psk.Gökçe ÇAKIR ŞAHAN
KKTC (Kıbrıs) (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Gökçe ÇAKIR ŞAHAN'ın Makaleleri
► "Büyüme" Psk.Sümeyra GÜLAY
► Çocuklarda Büyüme Süreci Soruları Psk.Dnş.Gülden GÖKÇEN
► Travma ve Sonrası Psk.Meltem BİLGİCİ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Hastalık ya da Kayıp Sonrası Ruhsal Büyüme ve Gelışım Kavramları - Travma Sonrası Büyüme Kavramı' başlığıyla benzeşen toplam 42 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Suçluluk Duygusu Nisan 2019
► Depresyon Kasım 2018
► Kadına Yönelik Şiddet Kasım 2018
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


16:12
Top