Anne Babalarımızdan Neler Öğrendik?
Anneler ve babalar;
Sizler binbir çeşit gül fidanı yetiştiren hürmete layık birer bahçıvansınız. Bunu yaparken arada da olsa o güllerin dikeninden rahatsız olup yapraklarını budamaya çalışsanız da! Hayata olumlu bakan çocuklar yetiştirmenin ilk şartı şüphesiz ki olumlu anne babadır. Hiç birimiz mükemmel değiliz. O halde onlardan mükemmel olmalarını neden bekliyoruz ?
Onlarla en güzel iletişim sevgi dilidir. Peki nedir herkesin istediği, ama pek azının gerçek anlamda ulaşabildiği gerçek sevgi? Gerçek sevgi bizimle doğan ama bizimle ölmeyen ve paylaştıkça çoğalan sonsuzluk bankasının en önemli yatırımıdır. Sevgi bankasını ağzına kadar dolduran aileler şüphesiz gelecek için en büyük yatırımı yapmaktadır. Gerçek sevgi bizim unutmaya yüz tutmuş özümüzüdür, yoğrulduğumuz hamurumuzdur. Gerçek sevgi gözlerinizi kapadığınızda dinlediğiniz değil, hissettiğinizdir. Hissetmenin bir diğer yolu yaşamdaki deneyimlerimizdir. Sevdiğimiz insanlara hissederek tutkuyla sarılmamız, doğadaki güzellikleri izlememiz, sevinçleri ve hüzünleri bir arada yaşamamız gerçek sevginin bize yaşattığı deneyimlerden bazılarıdır.
Peki birilerini gerçekten seviyor musunuz? Lütfen bunu düşünün. O kişilere ne kadar ihtiyacınız var? Hayat sahnesindeki rolleri sizin için ne ifade ediyor? Bu rolleri bitip sahneden kaybolduğunda neler hissedeceksiniz?
Gerçek sevgide neden yoktur. Neden aramaksızın sadece seversiniz. Bu sevgi düşünce okyanusundaki sonsuzluk gibidir. Onu elde etmenin en kolay yolu ise çocukları izlemektir. Çocuklar gerçek sevgiyi anlayabilmemiz için yaratılan tarafından bize sunulan en değerli hazinedir. Onları nedensizce severiz. Yanlış yaptıklarında kızarız, affederiz. Kırdığımızda üzülür, güldüğünde seviniriz. İstediğimiz tek şey ise onların mutluluğudur. Peki ama kaçımız bunu yaparken onlara bu kadar sevip değer verdiğimizi hissettiriyor?
Sevginin ilk görevi dinlemektir. Aşağılamadan, suçlamadan onlara ‘’sen bizim için değerlisin ‘’ hissini vererek dinlemek. Çocuğunuzu dinlemeyi öğrendiğinizde o derdini, huysuzluğunu, hissettiklerini konuşarak anlatır. Bu durum onların konuşma hazinesini de geliştirerek kendini ifade edebilen bir kişilik geliştirmesine yardımcı olur.
Peki çocuğumuzu nasıl elde edebiliriz?
Çocuğunuzu onu olduğu gibi kabul ederek ve ona değer vererek elde edebilirsiniz. Ona değer verirseniz sizi sever ve onun için yaptıklarınızı destekler. Onu olduğu gibi kabul ederseniz, ona davranışlarını değiştirme gücü verirsiniz. Çünkü hiçbir insan bir diğerini dışardan olduğu gibi değiştirme gücüne sahip değildir. Zorlama ve tehditle bu geçici olarak belki sağlanabilir. Ama hiçbir insan içselleştirmeden o işin kendisi için gerekliliğine inanmadan bir işi zorla yapmaz. Hele ki söz konusu çocuklarsa.
Türk toplumunda çocuk ailesinden neler öğrenir ?
İyi Yapılmış Bir İşi Takdir Etmeyi:
‘’Bana bakin, çıkın birbirinizi dışarıda gebertin, evi daha
yeni temizledim...!!!"
Duaların Gücünü:
‘’Yat kalk dua et ki baban makinenin bozulduğunu
fark etmedi..."
Zamana Karşı Yarışmayı:
‘’O oyuncaklarını topla yoksa bir tekme attığım gibi hepsini
karşıdan toplarsın.."
Mantıklı Düşünmeyi:
‘’Ben öyle diyorsam öyledir...!!!"
İleri Görüşlü Olmayı:
‘’Çıkmadan önce temiz bir çamaşır giy.. Yolda Allah korusun
başına birşey gelir kirli çamaşırla etrafa rezil olursun."
Hayatın Trajikomik Yanlarını:
‘’Sen daha orda gülmeye devam et, birazdan ben seni tam
güldüreceğim... "
Hayatın Çelişkilerle Dolu Olduğunu:
‘’Kapa çeneni ve çorbanı iç ..!!"
Dayanıklı Olmayı:
‘’O ıspanak bitene kadar sofradan kalkmak YOK..!!!"
Hava Raporu Tahmini Yapmayı:
‘’Şu dağınıklığa bak... Yabancı biri görse odanın ortasından
kasırga geçmiş sanır..."
Abartmayı:
‘’Sana 500 bin defa söyledim kirli ayakkabılarınla içeri
girme diye..!!"
Davranış Psikolojisini:
‘’Babana çekeceğine biraz bana çekseydin ne olurdu! ..."
Olağanüstü Durumlara Hazırlıklı Olmayı:
‘’Dinleme bakalım anne sözü dinleme...!!! ´Kafana meteor
düşecek kenara çekil´ diye bağırsam onu bile dinlemezsin değil
mi......!!!!"
Kıskanmayı:
‘’Dünyada senin annen baban gibi mükemmel bir aileye sahip
olmayan kaç milyon çocuk var biliyor musun?..."
Sabırlı Olmayı;
‘’Baban eve gelsin, sen görürsün ´´
Hakkımızı Alacağımızı;
‘’Eve vardığımızda ben bilirim sana yapacağımı"
Diyalog Kurmayı;
‘’Sana bir şey sorduğumda cevap ver...!!"
Ne söyleyeyim anne?"
Sus!! Bana cevap verme!!!"
Tıp Bilgilerini;
‘’Gözlerini şaşı yaparken bir gün öyle kalıvereceksin,
göreceksin gününü"
Olgun Olmayı;
‘’Bu tabağın hepsini bitirmezsen asla büyüyemezsin."
Genetik Bilgileri;
‘’Sen de o lanet olası babana çektin."
Bilgeliği;
‘’Benim yaşıma gel de anlarsın o zaman."
V E ... Adaleti;
‘´Bir gün senin de çocukların olacak.. inşallah onlar da sana
senin şimdi bana yaptıklarını yaparlar..."
Çocuklarımıza iyi birer model olabilmemiz temennisiyle…
Muhammet Burak OLGUN
Nlp Trainer & Master Certified Coach
Sizler binbir çeşit gül fidanı yetiştiren hürmete layık birer bahçıvansınız. Bunu yaparken arada da olsa o güllerin dikeninden rahatsız olup yapraklarını budamaya çalışsanız da! Hayata olumlu bakan çocuklar yetiştirmenin ilk şartı şüphesiz ki olumlu anne babadır. Hiç birimiz mükemmel değiliz. O halde onlardan mükemmel olmalarını neden bekliyoruz ?
Onlarla en güzel iletişim sevgi dilidir. Peki nedir herkesin istediği, ama pek azının gerçek anlamda ulaşabildiği gerçek sevgi? Gerçek sevgi bizimle doğan ama bizimle ölmeyen ve paylaştıkça çoğalan sonsuzluk bankasının en önemli yatırımıdır. Sevgi bankasını ağzına kadar dolduran aileler şüphesiz gelecek için en büyük yatırımı yapmaktadır. Gerçek sevgi bizim unutmaya yüz tutmuş özümüzüdür, yoğrulduğumuz hamurumuzdur. Gerçek sevgi gözlerinizi kapadığınızda dinlediğiniz değil, hissettiğinizdir. Hissetmenin bir diğer yolu yaşamdaki deneyimlerimizdir. Sevdiğimiz insanlara hissederek tutkuyla sarılmamız, doğadaki güzellikleri izlememiz, sevinçleri ve hüzünleri bir arada yaşamamız gerçek sevginin bize yaşattığı deneyimlerden bazılarıdır.
Peki birilerini gerçekten seviyor musunuz? Lütfen bunu düşünün. O kişilere ne kadar ihtiyacınız var? Hayat sahnesindeki rolleri sizin için ne ifade ediyor? Bu rolleri bitip sahneden kaybolduğunda neler hissedeceksiniz?
Gerçek sevgide neden yoktur. Neden aramaksızın sadece seversiniz. Bu sevgi düşünce okyanusundaki sonsuzluk gibidir. Onu elde etmenin en kolay yolu ise çocukları izlemektir. Çocuklar gerçek sevgiyi anlayabilmemiz için yaratılan tarafından bize sunulan en değerli hazinedir. Onları nedensizce severiz. Yanlış yaptıklarında kızarız, affederiz. Kırdığımızda üzülür, güldüğünde seviniriz. İstediğimiz tek şey ise onların mutluluğudur. Peki ama kaçımız bunu yaparken onlara bu kadar sevip değer verdiğimizi hissettiriyor?
Sevginin ilk görevi dinlemektir. Aşağılamadan, suçlamadan onlara ‘’sen bizim için değerlisin ‘’ hissini vererek dinlemek. Çocuğunuzu dinlemeyi öğrendiğinizde o derdini, huysuzluğunu, hissettiklerini konuşarak anlatır. Bu durum onların konuşma hazinesini de geliştirerek kendini ifade edebilen bir kişilik geliştirmesine yardımcı olur.
Peki çocuğumuzu nasıl elde edebiliriz?
Çocuğunuzu onu olduğu gibi kabul ederek ve ona değer vererek elde edebilirsiniz. Ona değer verirseniz sizi sever ve onun için yaptıklarınızı destekler. Onu olduğu gibi kabul ederseniz, ona davranışlarını değiştirme gücü verirsiniz. Çünkü hiçbir insan bir diğerini dışardan olduğu gibi değiştirme gücüne sahip değildir. Zorlama ve tehditle bu geçici olarak belki sağlanabilir. Ama hiçbir insan içselleştirmeden o işin kendisi için gerekliliğine inanmadan bir işi zorla yapmaz. Hele ki söz konusu çocuklarsa.
Türk toplumunda çocuk ailesinden neler öğrenir ?
İyi Yapılmış Bir İşi Takdir Etmeyi:
‘’Bana bakin, çıkın birbirinizi dışarıda gebertin, evi daha
yeni temizledim...!!!"
Duaların Gücünü:
‘’Yat kalk dua et ki baban makinenin bozulduğunu
fark etmedi..."
Zamana Karşı Yarışmayı:
‘’O oyuncaklarını topla yoksa bir tekme attığım gibi hepsini
karşıdan toplarsın.."
Mantıklı Düşünmeyi:
‘’Ben öyle diyorsam öyledir...!!!"
İleri Görüşlü Olmayı:
‘’Çıkmadan önce temiz bir çamaşır giy.. Yolda Allah korusun
başına birşey gelir kirli çamaşırla etrafa rezil olursun."
Hayatın Trajikomik Yanlarını:
‘’Sen daha orda gülmeye devam et, birazdan ben seni tam
güldüreceğim... "
Hayatın Çelişkilerle Dolu Olduğunu:
‘’Kapa çeneni ve çorbanı iç ..!!"
Dayanıklı Olmayı:
‘’O ıspanak bitene kadar sofradan kalkmak YOK..!!!"
Hava Raporu Tahmini Yapmayı:
‘’Şu dağınıklığa bak... Yabancı biri görse odanın ortasından
kasırga geçmiş sanır..."
Abartmayı:
‘’Sana 500 bin defa söyledim kirli ayakkabılarınla içeri
girme diye..!!"
Davranış Psikolojisini:
‘’Babana çekeceğine biraz bana çekseydin ne olurdu! ..."
Olağanüstü Durumlara Hazırlıklı Olmayı:
‘’Dinleme bakalım anne sözü dinleme...!!! ´Kafana meteor
düşecek kenara çekil´ diye bağırsam onu bile dinlemezsin değil
mi......!!!!"
Kıskanmayı:
‘’Dünyada senin annen baban gibi mükemmel bir aileye sahip
olmayan kaç milyon çocuk var biliyor musun?..."
Sabırlı Olmayı;
‘’Baban eve gelsin, sen görürsün ´´
Hakkımızı Alacağımızı;
‘’Eve vardığımızda ben bilirim sana yapacağımı"
Diyalog Kurmayı;
‘’Sana bir şey sorduğumda cevap ver...!!"
Ne söyleyeyim anne?"
Sus!! Bana cevap verme!!!"
Tıp Bilgilerini;
‘’Gözlerini şaşı yaparken bir gün öyle kalıvereceksin,
göreceksin gününü"
Olgun Olmayı;
‘’Bu tabağın hepsini bitirmezsen asla büyüyemezsin."
Genetik Bilgileri;
‘’Sen de o lanet olası babana çektin."
Bilgeliği;
‘’Benim yaşıma gel de anlarsın o zaman."
V E ... Adaleti;
‘´Bir gün senin de çocukların olacak.. inşallah onlar da sana
senin şimdi bana yaptıklarını yaparlar..."
Çocuklarımıza iyi birer model olabilmemiz temennisiyle…
Muhammet Burak OLGUN
Nlp Trainer & Master Certified Coach
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Anne Babalarımızdan Neler Öğrendik?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.M. Burak OLGUN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.M. Burak OLGUN'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
