2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Sporda Ego ve Görev Yönelimi Ölçeği (Segyö)’nin Hakemler İçin Adaptasyon Çalışması
MAKALE #18887 © Yazan Psk.Erkoç Koray DOĞAN | Yayın Ekim 2017 | 2,922 Okuyucu
ÖZET

Bu çalışmanın amacı Duda (1989a, 1992), Duda ve Nicholls (1992) tarafından geliştirilmiş ve daha sonra Toros T. (2004) tarafından Türk sporcular için güvenirlik ve geçerliğinin çalışması yapılan "Sporda Görev ve Ego Yönelimi Ölçeği -SGEYÖ-"nin, spor hakemleri için adaptasyonunun sağlanmasına yönelik geçerlilik güvenirliğinin belirlenmesidir. Hakemler için revize edilen “Sporda Görev ve Ego Yönelimi Ölçeği”, yargıların beş değerlendirme basamağına göre yapıldığı 13 maddeden oluşmakta ve iki alt ölçeği (7 maddesi görev yönelimli hedefler, 6 maddesi ego yönelimli hedefler) içermektedir. Revize edilen bu ölçek; futbol, basketbol ve voleybol branşlarında görev alan toplam 150 bölgesel ve ulusal hakeme uygulanmıştır. Verilerin analizinde Cronbach Alpha, Pearson korelâsyonyon tekniği ve temel bileşenler faktör analizi kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre yapılan faktör analizi sonucunda maddeler orijinal ölçekte olduğu gibi iki faktör altında toplanmakta ve boyutlar ise toplam varyansın %53.19’ini açıklamaktadır. Ölçeğin alt boyutlarına ait madde-test korelâsyonyonları incelendiğinde, maddelerin birbiri ve toplam puan ile anlamlı şekilde ilişkili olduğu görülmüştür. Aynı zamanda ölçeğin yüksek güvenirlik katsayılarına sahip olduğu belirlenmiştir (Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı: Görev yönelimli hedefler .82, ego yönelimli hedefler .83 ve genel .83). Bulgular, sporda görev ve ego yönelimi ölçeğinin hakemler için kullanılabileceğini göstermiştir.

GİRİŞ

Spor psikolojisinde başarı güdülenmesi kapsamı altında sportif davranışın amaç yapısı incelenmiştir. Hedef yönelimi, insanların hedeflere erişmekten kaynaklanan başarı duygusunu elde etmek için çeşitli hedeflere veya etkinliklerle ilişkili oldukları anlamına gelmektedir. İnsanlar başarı duygusunu kazanabilmek için çeşitli tipte hedeflere yönelmektedirler (Toros, 2001). Sporun içerisinde yer alan ve özellikle de profesyonel seviyedeki müsabakaların olmazsa olmazı hakemlerde de bu etki gözlenmektedir. Hakem, insanlar arasındaki anlaşmazlıkları çözümlemek için yetkili olarak seçilen kişidir. Bir başka tanım ise anlaşamayan iki taraf arasında tarafsızlığıyla doğruyu gösterecek, aracılık yapacak kişidir. Karşılaşmaları, müsabakaları kurallara uygun ve yansız olarak yöneten kimsedir. Spor hakemi müsabakaları uluslararası kurallara göre yetki ve otoritesiyle yöneten, müsabakanın sağlıklı bir şekilde ve zamanına riayet edilerek sona ermesini sağlayan kişidir. Sergilenen spor branşlarına göre görev olarak saha ve masa hakemi olmakla birlikte, sayı olarak değişmektedir. Hakemlik bilgi, tecrübe, eğitim, yeterlilik, kişilik, kondisyon ve konsantrasyon gerektirir. Hakem düzgün yaşantısı, dürüst kişiliği ile insan psikolojisinden ve toplum sosyolojisinden anlayan, insanın bireysel ve toplumsal davranışlarını yorumlayabilen, saha içindeki ve dışındaki hareketleriyle örnek olması gereken kişidir. Duda (1989), Duda ve White (1992); Nicholls’un gelişimsel temelli algılanan yeterlik kuramından etkilenmiştir. Hedef yönelimleri, bilişsel yargılama ve değerlendirme temelli değişkenlerdir. Nicholls'un gelişimsel temelli algılanan yeterlik kuramı, Bandura'nın öz yeterlik kuramı ile Harter'ın yeterlik güdüsü kuramının gelişmiş halidir (Cox 1995). Nicholls (1984) ve Duda (1987)'ya göre başarı güdüsünün tanımlayıcı özelliği, kendi algılanan yeterliklerini görme yoludur. Algılanan yeterlik, bir gelişimsel düzeyden diğerine farklı göstermektedir. Genç yaşlarda yetenek, geçmiş performansa dayalı, çocukluktan bu yana olan yaşantıya göre yargılanır (Cox 1995). Daha sonraki yaşlarda yetenek, diğerlerinin performansına göre yargılanır. Bu duruma sosyal karşılaştırma adı verilmektedir (Toros ve Yetim 2000). Aynı zamanda sporcunun kendi başarısını ya da yeteneğini diğerleri ile karşılaştırarak bir yargıya ulaştığı bilinmektedir. Hakemler, hakemlik görevine sporculardan daha ileri yaşlarda, en erken lise döneminde başladığından başarı ve yeteneğin daha çok sosyal karşılaştırılmaya dayandığı görülmektedir. Nicholls’un genel olarak öne sürdüğü hedef yönelimi kuramı, Duda (1989) tarafından spor bağlamına uygulanmıştır. İlk SGEYÖ ölçeği, güdüsel yönelim ölçeğinden doğrudan alınan maddeleri kapsamak üzere toplam 16 maddeden oluşturulmuştur. Psikometrik özelliklerinin incelenmesi ve daha sonrasında ölçeğe ilişkin çalışmalarla ölçek 13 maddeye düşürülmüştür. Hedef yönelimi kuramına göre insanlar, hedeflere ulaştıkları anda başarı hissi elde ederler. Başarı hissi, hedeflerin başarılması sonucu elde edilir ve hedefin değeri sporcu tarafından başarılmasına göre verilir (Nicholls, Cheung, Lauerand Pastashnick 1989). Başarı ve başarısızlık hissi sporcunun hedef yönelimine bağlıdır. Başarı, hem kişiyle hem de diğerleriyle kıyaslandığında hedef yönelimini belirler (Nicholls 1984). Aslında hedef yönelimi kişinin başarısını değerlendirdiği objektifidir. Duda ve Nicholls sporda hedeflere ulaşmada ve başarı güdülenmesinde iki boyutu ayırt etmişlerdir. Bunlar görev yönelimi ve ego yönelimi olarak ortaya çıkmıştır. Hedef yönelimin ilk boyutu, görev yönelimli hedeflerdir. Görev yönelimli hedefler kişiseldir. Başarılı olmak için sporcu çok çalışmalı ve elinden gelenin en iyisini ortaya koymalıdır. Başarı, bu süreçte zevk alarak çalışmaktır. Stephens ve Bredilmer (1995), görev yönelimi yüksek olan sporcuların, kendilerini becerikli gördüklerini ve sporda yer almaktan hoşnut olduklarını belirtmektedir. Görev yönelimli hedeflerde sporcu başarı için yeteneğin gelişimine, kondisyonuna ve sürece yönelik çalışmaları tercih eder ve yarışmaları bu doğrultuda bir şans olarak görür. Hedef yöneliminin ikinci boyutu ise ego yönelimli hedeflerdir. Ego yöneliminde öncelik sağlayan unsur ise birey için önemli olanın süreç değil sonuç olmasıdır. Ego yönelimli hedefler rekabete dayanır. Kıyaslamanın ön planda olduğu bu süreçte birey, üstün olmaktan daha aşağıda bir başarıyı kabul etmeyi bir felaket olarak algılarlar (Toros 2000). Bu tür sporcular, kazanmayı veya üstünlüğün sağlanmasını büyüklük olarak görürler ve kazanmak için yapılması gereken her şeyi kuralına uymamak pahasına olsa bile yapmak isterler (Duda 1992). Sporda, başarıya etki eden en önemli faktörlerden birisi de hakemler ve davranışlarıdır (Pepe 1999). Yönettikleri spor branşlarının içerisinde çeşitli şekillerde görev yaparlar. Basketbol, futbol, beysbol gibi branşlarda saha içerisinde ve hareket halinde iken; voleybol, tenis ve yüzme gibi branşlarda ise saha kenarı ya da masa başında görev yer alırlar. Ancak her iki şekilde de hakemler sporcu niteliği taşımazlar. Hakemler spor müsabakalarına atanmış idarecilerdir ve hakemi sporcudan ayıran birçok unsur bulunmaktadır. Sporcular kulüpleriyle olan sözleşmelerine karşın hakemlerin ve bağlı oldukları federasyonların birbirlerine karşı resmi yükümlülükleri yoktur. Elit hakemler bile asla üst seviyedeki sporcularla kıyaslama yapılacak kadar maddi imkânlara sahip değillerdir. Ancak hakemlerin maddi ve manevi olarak oldukça zor şartlarda yaptıkları görevlerinde genellikle yoğun bağlılık, fedakârlık ve hakemlik sonrasında ise camiadan kopmama adına gözlemcilik yapmaları gözlenmektedir. Ayrıca spor hakemliğinin yarı profesyonel bir yapıda olması da hakem-sporcu farklarının bir diğeri olarak göze çarpmaktadır. Bu farklılık aynı zamanda bizlere hakemlerin sporculardan farklı görev yönelimleri olduğunu göstermektedir. Öncelikli olarak SGEYÖ’nin, “sporda” kelimesi ile aktif sporun içerisinde yer alan bütün kitleyi hedeflediği düşünülmektedir. Ancak Cid ve diğ (2010) tarafından Portekizli hakemler üzerinde yapılan “Assessment of Achievement Goals in Portuguese Football Referees: Exploringthe Adaptation of the Task and Ego Orientation in Sport Questionnaire (TEOSQ)” adlı çalışma, bu konuda bir takım yetersizlikleri ortaya koymuştur. Portekiz Futbol Federasyonu'na bağlı hakemler üzerinde yapılan bu çalışmada, ölçeğin sporcular için hazırlanmış olan aslına birebir bağlı kalınmıştır. Dolayısıyla SGEYÖ, sporcu ve hakemlerin belirtilen farklılıklarından ve soru kalıplarının hakemlik yapısını yeterince karşılamadığından çalışmada istenilen başarı yani adaptasyon sağlanamamıştır (özellikle 9. ve 12. sorularda). Türkiye’de daha önce spor alanında yapılan ölçek adaptasyonlarında, hakemlere özgün bir çalışma bulunmamaktadır. Spor ortamında hakemler ile sporcuların maddi ve manevi beklentileri, kazanımları birbirinden tamamen farklı yapılardadır. Bu farklı yapılanma doğal olarak sporcu ve hakemlerin müsabaka öncesi, sırası ve sonrasındaki genel olarak icra ettikleri görevlere bakış açılarını, tutumlarını ve davranışlarını da etkilemektedir. Kısacası nicel ve nitel olarak bunca farklılığın bulunduğu sporcu ve hakemlerin bilimsel çalışmalarda aynı potada değerlendirilmeleri, bilimsel çalışmalarda özelliklede atletik-fiziksel gibi nesnel çalışmaların aksine psiko-sosyal çalışmalarda birtakım eksik bilgilenmeye yol açmaktadır. Bu nedenle hakemlerin sporculardan ayrı bir yapıda incelenmesi gereklidir. Bu çalışmada, sporcu ve hakemlerin farklı değer ve hedefleri olduğu gerçeğiyle, sporda hedef yönelimlerini açıklayabilecek bu ölçeğin spor hakemlerine uyarlanma yapılması amaçtır. Ülkemiz başta olmak üzere tüm dünyada spor hakemlerinin hedef yönelimlerini belirlemede spor psikolojisi literatürüne bir ölçeği kazandırmaktır. Araştırma spor ortamında fiziksel yeterlilikler ve ölçümlerin yanı sıra psikolojik yeterlilikler ve ölçümler katkısının önemini vurgulamak gibi bir önemi içermektedir. Bu nedenlerden dolayı yeni gelişmekte olan spor psikolojisinde hakemlere ve hedef yönelimine yönelik yeni bir ölçek kazandırmak amaç edinilmiştir.

Bu çalışmanın evrensel amacı ülkemizdeki psikoloji öğrencilerinin ve psikologların dikkatini “Spor Psikolojisi” alanına çekmektir. Bu kapsamda yapılan özel araştırma ise Duda (1989, 1992), Duda ve Nicholls (1992) tarafından geliştirilen ve daha sonra Toros (2004) tarafından Türk sporcular için güvenirlik ve geçerliğinin çalışması yapılan "Sporda Görev ve Ego Yönelimi Ölçeği -SGEYÖ-"nin, sporun içerisinde yer alan ve önemli bir zümre olan hakemlerin adaptasyonunun sağlanması için geçerlilik güvenirliğinin belirlenmesidir.

YÖNTEM
Ölçeğin Adaptasyon Geçerliği

Ölçeğin geçerlik güvenirlik çalışmasında öncelikle amatör hakemler ile pilot çalışma yapılmış ve revize edilmiş ölçeğin sorunsuz bir şekilde algılanışı hakemlere uyarlanabileceğini göstermiştir. Ölçeğin hakemlere adaptasyonu sürecinde bazı ifadeler hakemlik görevine uyarlanmış ve genel olarak ölçeğin bütünlüğüne bağlı kalınmıştır. Yapılan bazı ifade değişikliklerinde psikologlar, hakemler ve hakem hocalarından fikirler alınmıştır.

Örneklem

Ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışması aşamasında Türkiye Basketbol Federasyonu, Türkiye Futbol Federasyonu ve Türkiye Voleybol Federasyonu Merkez Hakem Kurulları tarafından resmi izinler alınarak bünyelerindeki profesyonel liglerde görev alan ve yaş ortalamaları 29.04±4.64 olan 12 kadın, 138 erkek hakeme uygulanmıştır. Hakemlerin 41'i basketbol, 59'u futbol ve 50'si voleybol branşlarında görev almaktadır. Hakemlerin görev seviyeleri incelendiğinde, % 72.7’si bölgesel ve % 27.3’ü ise ulusal klasman hakemleri olduğu görülmektedir.

Veri Toplama Aracı

Güvenirlik ve geçerliği test edilmeye çalışılan bu ölçek “hakemlikte hedef yönelimlerime göre kendimi hakemlikte çok başarılı hissederim” kavramı temel alınarak sunulmuş maddelere verilen “kesinlikle katılmıyorum, katılmıyorum, kararsızım, katılıyorum, kesinlikle katılıyorum” cevaplarından oluşan likert tipte bir ölçektir. Ölçek 13 maddeden oluşmakta ve ego-görev yönelimleri olmak üzere iki alt ölçeği içermektedir.

Verilerin Toplanması

Ölçek, çalışmaya katılan hakemlerden futbol ve voleybol hakemlerine kendi hizmet içi eğitimleri sırasında birebir görüşme yoluyla uygulanırken, basketbol hakemlerine ise e-posta yöntemiyle bir veritabanına yönlendirerek cevaplamaları sağlanmıştır. 2010-2011 sezonu içerisinde gerçekleştirilen veri toplama çalışmaları esnasında bilimsel açıdan genel etik, ilke ve kurallara riayet edilmiştir.

Veri Analizi

Araştırma verileri SPSS veri analizi programı ile değerlendirilmiştir. Ölçeğin yapı geçerliliğini test etmek için Oblimin döndürme yöntemiyle yapılan temel bileşenler faktör analizi kullanılmış, madde-toplam korelâsyonyonlarına bakılmış ve iç tutarlılığının belirlenmesi için de Cronbach Alpha katsayıları incelenmiştir.

BULGULAR
Ölçeğin Yapı Geçerliğine İlişkin Bulgular

Örneklemin büyüklüğü ve uygunluğunu, verilerin dağılım yapılarını belirlemek için Kaiser-Meyer-Olkin (KMO) ve Bartlett testi uygulanmıştır. KMO analizi sonucundan bulunan değer örneklem büyüklüğünün iyi olduğunu göstermektedir (KMO = .81). Bartlett test sonuçları, verilerin çok değişkenli normal dağılımdan geldiğini ve faktör analizinin kullanılmasının uygunluğunu göstermektedir. “Sporda Görev ve Ego Yönelim Ölçeği”nin hakemler için yapı geçerliliği için temel bileşenler faktör analizi yapılmıştır. Faktör analizi sırasında dik döndürme yöntemine başvurulmuş ve Oblimin yöntemiyle faktör yükleri belirlemiştir. Ölçeği oluşturan faktörleri ve maddelerini belirlemek amacıyla faktör matrisi yapıldığında, ilk denemede orijinal ölçekte olduğu gibi ölçeği oluşturan on üç maddenin iki faktör altında toplandığı görülmüştür. Buna göre birinci faktör altındaki maddelerden -2-5-7-8-10-12-13 (7 madde) görev yönelimini, ikinci faktör altındaki maddelerden -1-3-4-6-9-11 (6 madde) ise ego yönelimini göstermekte olup toplam on üç maddeden oluşmaktadır. Daha sonra toplam varyansın açıklanması ile ilgili varyansın yüzdesine ve kümülâtif yüzdelere bakılmıştır. İlgili tabloya bakıldığında Oblimin eğik döndürme ile birinci boyut, varyansın 34.86’sını ve ikinci boyut varyansın 18.33’ünü açıkladığı tespit edilmiştir. Boyutlar ise toplam varyansın 53.19'unu açıklamaktadır. Bu yüzdelerin ölçmeye çalıştığı özellik ve hakemlerin görev ve ego yönelimlerini yeterince açıklandığını söylemek olasıdır. Ölçeğin Güvenirliğine İlişkin Bulgular Likert tipteki bu ölçeğin güvenirliğini belirlemek amacıyla öncelikle içsel tutarlılığını sınama yöntemi olarak Cronbach Alpha değerlerine bakılmıştır. Görev yönelimli hedefler ve ego yönelimli hedeflerden oluşan “Hakemler İçin Sporda Görev ve Ego Yönelim Ölçeği”nin alt boyutlarının Cronbach Alpha değerlerine bakıldığında; görev yönelimli hedefler .82, ego yönelimli hedefler .83 Cronbach Alpha güvenirlik katsayısına sahip olduğu belirlenmiştir. Buna bağlı olarak elde edilen katsayı değerleri ölçeğin oldukça güvenilir bir ölçek olduğuna dair bilgi vermektedir.Madde Ayırt Edicilik İndeksine İlişkin Bulgular Tüm alt ölçeklerle maddelerin ve maddeler ile ait oldukları alt ölçeklerin korelâsyonları incelenmiştir. Değerlere bakıldığında ise her maddenin madde-toplam test korelâsyon ile yüksek korelâsyon gösterdiği belirlenmiştir. Her bir maddenin toplam puanı ile yüksek korelâsyon göstermesi, alt ölçeğin ölçmeyi amaçladığı özelliği ölçebildiğini göstermektedir.

TARTIŞMA VE SONUÇ

Sporda görev ve ego yönelimi ölçeği, sportif ortamda bireyin hedef yönelimlerinin kaynağını belirlemek için Duda tarafından geliştirilmiştir Toros tarafından Türkçeye standardizasyonu gerçekleştirilmiştir. Ancak Cidve diğ. (2010) Portekizli hakemler üzerinde ölçeği orijinal haliyle uygulandığı araştırma sonucu faktör analizinde bir takım farklılık çıkmış ve hakemler için güçlü bir adaptasyon gereksinimi duyulduğu göze çarpmıştır. Bu sonuçlar bize hakemlerin sporculardan ayrı bir şekilde değerlendirilmesi, ölçeğin hakemlik kavramlarıyla tekrar oluşturulması gerekliliğini öngörmüştür. Bu çalışmada da bu ölçeğin, sporun karar organları olan hakemler için uyarlanması amaçlanmıştır. Gerekli teknik çalışmalar sonucunda basketbol, futbol ve voleybol hakemlerinden oluşan 150 kişi üzerinde yapılan güvenirlik geçerlik çalışmalarının istatistiksel sonuçlarının oldukça yüksek olduğunu gözlenmiştir. Ölçeğin geçerlik aşamasında gerçekleştirilen faktör analizi sonucunda elde edilen ölçek maddeleri, orijinal ölçek maddeleriyle tutarlılık göstermiştir. Güvenirlik çalışması esnasında madde-madde ve maddetoplam test korelâsyonlarına bakılmış, her maddenin kendi boyutunda bulunan maddelerle ve toplam puan ile orta düzeyde korelâsyon gösterdiği belirlenmiştir. Her bir maddenin toplam puanı ile orta düzeyde korelâsyon göstermesi, alt ölçeğin ölçmeyi amaçladığı özelliği ölçebildiğini göstermektedir. Bu sonuçlar bizlere hakemlerin ego ya da görev yönelimlerinin farklılıklarını göstermiştir. Bu çalışma ile amaçlanan ise hakemlerin hedef yönelimlerini ölçmede kullanılabilecek bir ölçeği spor psikolojisi dünyasına kazandırmaktır ve ülkemizdeki psikologların dikkatini spor psikolojisi alanına çekmektir. Bu ölçeğin sporcular için hazırlanmış asıl formunda birçok uluslararası çalışma yapılmış (Chi and Duda 1995) ve “Sporda Ego ve Görev Yönelim Ölçeği”nin Türkçe literatüründe ilk çalışması "Sporda Ego ve Görev Yönelimi Ölçeği”nin Türk sporcuları için geçerlik-güvenirlik çalışmasıdır (Toros 2004). Ancak bu ölçek ülkemizde ve dünya literatüründe ilk kez hakemler için standardizasyonu yapılmış görev yönelim ölçeğidir. Tüm elde edilen sonuçlar değerlendirildiğinde ölçeğin spor psikolojisi biliminde hakemler için görev ve ego yönelim düzeylerini belirlemede kullanılabilir bir ölçek olduğu görülmektedir. Böylece hakemlere ve hakem hocalarına ve spor psikologlarına daha faydalı bilgiler verilecektir. Ölçeğin hakemler için adaptasyonu gerçekleşen bu formuna “Hakemler İçin Sporda Görev ve Ego Yönelim Ölçeği” ismi verilmiştir. Bu çalışmaya konu olan SGEYÖ, daha önce Türkiye’de çeşitli spor ve sporcular ile yapılan çalışmalarda kullanılmıştır. Ayrıca ülkemizde spor hakemleri ve hakem tutumları üzerine de birçok çalışma yapılmıştır. Sporcu ve hakemler arasındaki niceliksel ve niteliksel birçok farklılığa rağmen ülkemizde daha önce hakemler için özel bir ölçek hazırlanmamış veya adaptasyonu yapılmamıştır. Çalışmaya katılan hakemler branş olarak ve klasman olarak sınırlıdır. Bu ve benzeri bir başka konulardaki araştırmalar için yapılacak öneriler arasında; hakemlerin branşlarının zenginleştirilmesi ve araştırmaya katılan hakemlerin amatörden uluslararası düzeye kadar tüm klasmanlardan seçilebilmesi sayılabilir. Ayrıca yine hakemler için hazırlanmış veya adapte edilmiş ölçeklerin geliştirilmesi de öneriler içerisinde yer almaktadır.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Okula Adaptasyon Süreci Psk.İpek ERDEM
► Anaokuluna Başlangıç ve Adaptasyon Psk.Gizem BODUR ATALAY
► Okula Uyum ve Adaptasyon Süreci Psk.Yeşim KURUÇAY
► Sürantrenman - Sporda Tükenmişlik ÇOK OKUNUYOR Psk.E.Cem ENGİN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Sporda Ego ve Görev Yönelimi Ölçeği (Segyö)’nin Hakemler İçin Adaptasyon Çalışması' başlığıyla benzeşen toplam 25 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:13
Top