2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Sarımsak: Dünyanın En Sağlıklı Gıdası ile Tanışalım
MAKALE #17185 © Yazan Uzm.Dyt.Merve KAYALI | Yayın Eylül 2016 | 3,586 Okuyucu
Hipokratın ‘’Besinler ilacınız, ilacınız besinler olsun’’ sözü ile reçete ettiği besinlerden biri de sarımsaktır (Allium sativum L) .

Sarımsağın Tarihi

Arkeolojik kayıtlardan, tarihin ilk çağlarında Sümerler'in, sarımsağı bildikleri ve ilaç olarak kullandıkları anlaşılırken, eski Mısırlılar'ın da sarımsağı yedikleri ve ilaç olarak kullandıkları belirtiliyor. Tarihi kayıtlardan, Gizek Piramidi'ni yaptıran Firavun Keops'un (IV. Hanedan) inşaat sırasında işçilere bol miktarda yedirdiği sarımısağın, İsrail oğulları tarafından Mısır'dan Filistin'e getirildiği, oradan Anadolu ve İyonya'ya yayıldığı biliniyor. Haçlı seferleri sırasında ilk defa Fransa'ya getirilen ve bu şekilde Avrupa'nın öğrendiği sarımsak, bugün dünyanın her tarafında yetiştiriliyor.

Yine M.Ö. 450 yıllarında Mısır'ı gezen tarihçi Heredot'un bildirdiğine göre, Keops Piramidinin yapılışı sırasında, çalışanlara bol miktarda soğan ve sarımsak yedirilmiştir. Yine Mısırlılar sarımsağı ölümcül hastalıklara karşı bir ilaç olarak kullanmakta, bu bitkinin tanrılara ait kutsal bitkiler olduğuna inanmakta ve ölen insanların mezarlarına bile sarımsak dişlerini bırakmaktaydılar.

Osmanlı tarihinde de sarımsağın tedavi edici yönü konusunda kayıtlar bulunmaktadır. Padişah 4. Mehmet'in Hekimbaşı olan Nasrullah oğlu Salih, 17. y.y.'ın ikinci yarısında yazmış olduğu bir eserde, sarımsağın özellikle kış aylarında gülsuyu ile beraber yenilmesi halinde, bağırsak parazitleri, ishal, yılan ve akrep sokması, kuduz köpek ısırması gibi rahatsızlıklara iyi geleceğini bildirmiştir.

Sarımsak kokusu yüzünden kullanıma geç girmiş bir sebzedir. Bu yüzden, Avrupa ülkelerinde sarımsak üretimi 15 ve 16. yüzyıllarda başlamıştır. Ülkemizde sarımsağın ne zaman kültüre alındığı bilinmemektedir. Evliya Çelebi seyahatnamesinde sarımsaktan söz etmektedir. Yalnız, Orta-Asya Türkleri sarımsağı tanıdığı için, Anadolu'ya gelen Türklerin çok daha önceden sarımsağı kullanmış olmaları mümkündür. Ayrıca, sarımsağın anavatanı içinde Anadolu'da bulunmaktadır.

Sarımsak, çevre şartlarına iyi adapte olabilen yapısından dolayı ülkemizin birçok yerinde yetiştirilebilmekte ve en iyi yetiştiği koşullar Deniz ikliminden, kara iklimine geçilen yöreler olduğu hemen görülür. Kastamonu (taşköprü), Amasya, Tokat illerimizde önemli boyutlarda sarımsak üretimi yapılmaktadır.

Halk arasında, yüzyıllar boyunca birçok hastalık ve rahatsızlığa çare olarak kullanılan sarımsak, günümüzde de, modern tıbbın gelişmediği veya ulaşamadığı yerlerde iştah açıcı, yaraları iyileştirici, tansiyon düşürücü, öksürük kesici, tifo, dizanteri ve damar tıkanıklığı gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmaya devam etmektedir.

Sert ve keskin kokusu, acı tadıyla bazı yiyeceklerimize benzersiz bir çeşni ve lezzet katması amacıyla kullanılan Sarmısak'ı veren bitkisi, Zambakgiller'dendir. Anayurdu Asya kıtası olan sarmısak, ülkemizde bol bol yetiştirilip tüketilmektedir.

Türk mutfağında koku ve tadıyla çeşni katması için birçok yemek, meze, turşu vb'ye katılarak tüketilmektedir.

SArımsak nedir?

Sarımsak küçük yapısına rağmen barındırdığı 33 çeşit kükürtlü bileşik, 17 çeşit aminoasit, potasyum, selenyum ve çinko nedeniyle çok önemli bir besindir ayrıca içerisinde bulunan Allisinin faydaları son dönemde yapılan birçok çalışma ile kanıtlanmıştır.

Sarımsağın Besin Değeri
4-5 diş sarımsak (yaklaşık 18 gr);

Günlük manganez ihtiyacının %15’ini
Selenyum ihtiyacının %3.6’sını
B1 vitamini ihtiyacının 2.6’sını
B6 vitamini ihtiyacının %11’ini
Kalsiyum ihtiyacının 3.2’sini
Fosfor ihtiyacının %2.7’sini
C vitamini ihtiyacının %9.3’ünü
Bakır ihtiyacının %2.5’ini karşılar.

Kalp ve Damar Sağlığı: Sarımsağın kalp ve damar sağlığına etkisi üzerine yapılan çalışmaların büyük çoğunluğunun ortak sonucu sarımsağın trigliserid, LDL ve total kolesterolü düşürdüğü (%7-%8 kadar) yönündedir.

Özellikle, damarların enflamatuar ve oksidatif stresten korunmasında oldukça etkilidir. Oksidatif stres bir hastalık değildir, vücuttaki antioksidanların sayısının, çeşitli hastalıklara yol açan veya gelişimine katkıda bulunan serbest radikallerin sayısından az olması durumudur. Oksidatif stres arttığında damar çeperlerinde plak birikimi oluşabilir veya var olan plakların hacmi büyüyebilir. İşte bu noktada, sarımsakta bulunan sülfür, oksidatif stresi azaltır, serbest radikallerin tahrip edici etkilerine karşı damarları korumaktadır.

Sarımsağın kalp ve damarlar için önemli olmasının bir diğer nedeni de pıhtılaşmayı önleyen “alojene” içermesidir. Alojene, kanda bulunan bazı hücrelerin (trombositler) yapışkan hale gelmesini önler ve damar içinde topaklanma riskini düşürür. Son olarak sarımsakta bol miktarda bulunan B6 vitamini damarlara zarar veren homosistein seviyesini düşürür.

Tansiyon: Sarımsağa kokusunu veren “alliin” adlı bileşen, damarların daralmasına ve dolayısıyla kan basıncının yükselmesine neden olan “anjyotensin 2” adlı peptid hormonunu baskılar. Ayrıca kan inceltici özelliği ile kan dolaşımını kolaylaştırarak tansiyonun normal seviyelerde kalmasına yardımcı olur.

Hipertansiyon tedavisi için düzenli ilaç kullanıyorsanız sarımsak takviyesi kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışmalısınız.

Anti Bakteriyel: Sarımsağın yararları arasında sayılan “anti bakteriyel ve antiviral” özellikleri, bitkinin sadece gıda olarak değil tedavi amaçlı olarak da bu kadar yaygın olarak kullanılmasını sağlamaktadır.

Sarımsak, bakteri ve virüslerin neden olduğu hastalıkların iyileşme sürecini hızlandırır. Hatta bazı araştırmalarda, antibiyotiğe dirençli bazı bakteriyel enfeksiyonların sarımsak tozu kullanılarak tedavi edilebileceği sonucu elde edilmiştir.

Kanser: Çeşitli araştırmalarda, düzenli olarak çiğ veya az pişmiş sarımsak tüketmenin kolon ve mide kanseri başta olmak üzere çeşitli kanser türlerine yakalanma riskini önemli oranda azalttığı belirlenmiştir. Sarımsağın kanser hücresi oluşumu üzerine etkisi alanında yapılan 7 farklı çalışmayı inceleyen araştırmacılar, sarımsağın kolorektal kanser riskini %30’a kadar azalttığının altını çizmektedir.

Nezle: Nezlenin yaygın olduğu kış aylarında sarımsak tüketerek bağışıklık sisteminizi güçlendirebilir ve üst solunum yolunu etkileyen bulaşıcı hastalıklara karşı vücudun direncini arttırabilirsiniz.

Demir: Bazı yeni çalışmalar sarımsağın demirin vücut tarafından metabolize edilmesine yardımcı olduğu yönünde sonuçlara sahip. Hücrelerde bulunan demirin, hücreden ayrılıp tekrar dolaşıma dönmesi için köprü işlevi gören “ferroportin” adlı protein miktarı düzenli sarımsak tüketilerek arttırılabilmektedir.

*** Bu kadar faydasına rağmen içeriğinde keskin koku her gün tüketimine engeldir. Buna çözüm olarak çiğ sarımsak tüketiminden sonra 1 bardak süt içerek kokusunu bastırabilirsiniz veya Sağlık bakanlığı tarafından onaylı firmalar tarafından üretilen sarımsak tableti veya sarımsak tozunu uzmana danıştıktan sonra tüketebilirsiniz.

Sarımsak Nasıl Tüketilmeli?

Sarımsağın en faydalı tüketim şekli için çiğ olarak tüketilmesidir. Ancak çiğ sarımsak yemeyi sevmiyorsanız, yaptığınız yemeği ocaktan almadan hemen önce (3-4 dakika) birkaç tane dilimlenmiş sarımsak atabilirsiniz. (pişmiş sarımsakta faydalıdır)

Sarımsağı 5-10 dakika pişirirseniz sağlığa faydalı sülfür içeriğinin etkisi azalır.

Zeytinyağına sarımsak atarsanız bu karışımı uzun süre oda (2-3 gün) sıcaklığında bekletmeyin. Çünkü kavrulmuş veya çiğ olsun, sarımsak zeytinyağı içinde uzun süre beklerse gıda zehirlenmesi için uygun bir ortam yaratabilir.

Veya herhangi bir sağlık sorununuz yoksa sarımsağı yutabilirsiniz.

UYARILAR:

**Cerrahi operasyonlardan sonra kullanımı çok önerilmez. Ameliyat sonrası kanama riskini artırır yada kanama süresini uzatır.
**Gebelik sırasında ve emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
** Warfarin tedavisi gören (kan sulandırıcı türevi ilaçlar) hastalarda tüketimi sınırlandırılmalı ve dikkatli olunmalıdır.
** Ayrıca içeri ile sarımsak alerjen etki gösterebilir, özellikle tabletini veya sarımsak tozunu kullanan bireyler dikkat etmelidir.
Kaynaklar

http://iyigelenyiyecekler.com/sarimsagin-faydalari/
Garlic Facts Remedies and Health Benefits
Complementary Medicine: Garlic
Drugs.com: Garlic
Get Rid of Garlic Breath
National Institutes of Health: Garlic
National Cancer Institute: Garlic And Cancer Prevention
Botanical: Allium sativum
New York Times: Unlocking The Benefits Of Garlic
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Sarımsak: Dünyanın En Sağlıklı Gıdası ile Tanışalım" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Dyt.Merve KAYALI'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Dyt.Merve KAYALI'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Merve KAYALI Fotoğraf
Uzm.Dyt.Merve KAYALI
İstanbul
Uzman Diyetisyen
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi15 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Dyt.Merve KAYALI'nın Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Sarımsak: Dünyanın En Sağlıklı Gıdası ile Tanışalım' başlığıyla benzeşen toplam 25 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Tarçın ve Diyabet Kasım 2016
► Hidrasyon Eylül 2016
► Menopoz Dönemi ve Beslenme Haziran 2014
► Besin Alerjisi Mayıs 2014
► Anne Sütü ve Önemi Mayıs 2014
◊ Balık Sezonu Aralık 2013
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


19:17
Top