2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Hamilelik ve Anne Adayının Korkuları
MAKALE #16871 © Yazan Psk.Serap DUYGULU | Yayın Temmuz 2016 | 2,840 Okuyucu
Hamilelik bir kadın için hem fiziksel,hem psikolojik hem de toplumsal olarak hayatı boyunca yaşayabileceği en özel süreçlerden biridir. Bu aslında doğanın kadına verdiği en muhteşem armağandır. Anne olmak her ne kadar doğanın bir kadına verebileceği en değerli ve özel hediye olsa da aynı zamanda anneye ve tüm aileye bütün bir hayat boyunca devam edecek bir takım sorumluluklar da yükler.
Anne olmak pek çok açıdan önemlidir çünkü kadın bedeni bu görevi yerine getirmek amacıyla bazı işlevlerle donatılmıştır. Biyolojik olarak bir bebeği besleyip büyütmek, koruyup onu sağlıkla dünyaya getirmek ve doğumdan sonraki yaşam sürecinde de onunla birebir ilgilenmek üzere programlanan anne bedeni bütün bu işlevleri yerine getirmek üzere hazırdır. Tüm bunlar bilindiği gibi hormonlar tarafından yürütülen bir dizi karmaşık işlemlere dayanan biyolojik,fiziksel ve elbette psikolojik etkileşimler demektir.
Bebek annenin bedeninde kendisi için hazırlanmış sıcak ortamında büyürken aslında annenin bütün vücudunda anneyi doğrudan etkileyen hormonal fırtınalar kopmakta, ilginç ve önemli faaliyetler olmaktadır. Aynı zamanda anne adaylarında hamileliğe özgü bazı endişeler ve korkular görülebilir,
- Yoğun ve karmaşık duygu durumları,
- Doğum korkusu,
- Özellikle çok sık rastlanan hamilelik depresyonu,
- Hamilelikle beraber öne çıkan endişe ve korkular,
- Belirgin sağlık sorunları; bulantı, iştahsızlık, yorgunluk ve uyku bozuklukları,
- Ciddi stres kaynaklı psikolojik sorunlar vb, türünde sıkıntılara yol açan ve aile hayatını olumsuz etkileyen duygusal çalkantılar görülebilir..
Burada tüm hamileliği doğrudan ilgilendiren en önemli faktör strestir ve buna bağlı olarak anne adayı bazı endişeler yaşamaktadır:
- bebeğinin sağlıklı olarak doğup doğmayacağı,
- bebeğine iyi bir anne olup olmayacağı,
- bedensel olarak kendisi hakkında kapıldığı olumsuz yargı ve inançlar; artık çirkinleştiği,bedeninin şekilsizleştiği gibi fiziksel bir takım takıntılar.
- eşinin kendisine yönelik düşüncelerine aşırı önem verme ve onu eskisi kadar beğenmeyeceği,yönündeki endişeler.
- Eşiyle ve bebeğiyle iyi bir iletişim kurup kuramayacağı gibi pek çok sıkıntı yaşayabilir.
Oysa biliyoruz ki hamilelik dönemi bir kadının yaşayabileceği en özel anlardan birisidir ve mümkün olduğunca keyifli geçirilmelidir. Yine bilinmelidir ki yaşanan bütün duygusal karmaşalar ve endişeler aslında döneme özgüdürler ve doğumdan kısa süre sonra yok olurlar. Dolayısıyla hamilelikte sağlıklı ve rahat bir yaşam tarzını benimseyebilmek için bazı püf noktalarını bilmek gerekir.
Öncelikle hamilelikte üç önemli etken vardır:
- Hormonal Değişim: Bilindiği gibi hamilelik sürecini asıl tetikleyip başlatan ve dönemi sonlandıran doğrudan doğruya hormonlardır. Özellikle östrojen ve progesteron hormonları yoğun olarak salgılandıkları için anne adayı fiziksel ve psikolojik olarak pek çok sıkıntı yaşayabilir.
- Fiziksel Değişim: Anne adayını fiziksel olarak en zorlayan konulardan birisi budur. İlk üç ay yaşanan sağlık sıkıntıları,bulantılar, iştahsızlık ya da aşırı iştahlı olmak gibi iniş çıkışlı dönemleri atlattıktan sonra anne adayının takılıp kaldığı,endişelerinin arttığı nokta bu fiziksel değişim durumudur. Vücudunun sarktığını düşünmek, doğumdan sonra kilolarını verememe endişesi yaşamak, eşinin onu eskisi gibi çekici bulmayacağı düşüncesine kapılmak bu dönemde sıklıkla rastladığımız durumlardır.
- Psikolojik Değişim: Anne adayının hamileliği süresince bütün düzenini ve hayata bakışını belirleyen ise psikolojisinde ortaya çıkan değişimlerdir. Hamileliğin kendisi doğrudan doğruya hormonlarla ilgili bir süreç olduğundan yine psikolojideki temel etkenler de bu hormonlar vasıtasıyla oluşur.
Anne adayının yaşadığı her tür sıkıntı ve sorun doğal olarak çevresini de etkiler. Görünüşte bütün değişim fiziksel gibi düşünülse de asıl değişim kadının psikolojisinde meydana gelir. Özellikle eşinin kendisini beğenmeyeceği, çocuğuna iyi bir anne olamayacağı, çekiciliğini kaybetme, çirkinleşme, kilo alma gibi endişeler anne adayını ciddi strese sokar.
Eğer hamilelikte;
- yorgunluk,isteksizlik
- mutsuz ve üzüntülü olmak
- sürekli ağlama hali
- alınganlık
- önceden severek yapılan şeylere karşı ilgisizlik,
- dikkat dağınıklığı,
- umutsuz ve karamsar olma durumu,
- aşırı öfke ve sinirlilik hali varsa düşünülmesi gereken hamilelik depresyonu olmalıdır. Özellikle daha önceden depresyon sorunu yaşamış kadınlarda hamilelik bu sorunu tetikleyebilir.
Korkuları Yenmek
Hamilelikle birlikte anne adayının yaşadığı bu korku durumunu atlatabilmesi için yapması gerekenleri gözden geçirmekte fayda var:
Yaşanılan korku ve endişeyi yakın aile bireyleriyle paylaşmak
Durumdan öncelikle doktoru haberdar etmek, doktora bilgi vermek,
Hamilelik ve doğum konusunda ciddi anlamda bilgilendiren kurslar bulunuyor, bu kurslara devam etmek,
Hamilelik süresinde dikkat ve ilginin doğumdan başak şeylere de yönelmesini sağlaması bakımından mutlaka sosyal faaliyetlerle uğraşmak ve farklı uğraşlar edinmek,
Var olan endişelerin artmasına yol açacak her tür belirsizliği ortadan kaldırmak,
Bebeğin malzemelerinin hazırlanması, hastane ve doğum yöntemini belirleme işini son ana bırakmamak
Başa çıkılamayan stres ve korku durumunda mutlaka uzman desteğine başvurmak,
Hamilelik egsersizlerini öğrenmek ve düzenli olarak uygulamak,
Düzenli uyku ve vitamin, mineral desteği almak,
Baba Adayına Öneriler
Hamilelik sırasında en büyük görev baba adayına düşmektedir. Anne adayına bu sıkıntılı süreçte destek olmak ve yanında olduğunu hissettirmek önemlidir.
Kilo almak, fiziksel bir takım değişiklikler yaşamak hamileliğin doğal süreci içinde beklenen bir urum olsa da anne adayını en çok sıkıntıya sokan konu budur.
Artık beğenilmediğini, eski bedensel görüntüsüne kavuşamayacağını düşünen anne hormonların da yol açtığı aşırı hassasiyet nedeniyle önemli psikolojik sıkıntılar yaşayabilir. Bu durumda babaların da eşlerine karşı hassas davranmalarını hatırlatıyor ve birkaç küçük noktayı göz önünde bulundurmalarını öneriyorum:
- Anne adayına asla fiziksel durumuyla ilgili espriler yapmamak,
- Bu hamileliğin ve bebeğin kendisi tarafından da heyecanla beklendiğini ve istendiğini ifade etmek.
- Abartıya kaçmadan, olumlu ve güzel sözlerle moral vermek,
- Bebekle ilgili bütün işlerde,alışverişte ve doktor kontrollerinde mutlaka yer almak,
- Anne adayının yaşadığı endişeleri hafife almamak,
- Anne adayının duygularıyla ve düşünceleriyle alay etmemek.
Her şeyin ötesinde hamilelik insan yaşamının doğal bir sürecidir ve aşılamaz bir sorun olarak algılanmamalıdır. Son derece özel bir dönem olması sebebiyle fiziksel ve psikolojik olarak bazı değişiklikler yaşanması da normaldir. Doğanın bu muhteşem hediyesi olan annelik duygusu bir takım sorunlara rağmen dünyaya gelen can’la anlam kazanacak ve hayatınızın en önemli, en unutulmaz dönemi başlayacaktır. Tadını çıkarın.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Hamilelik ve Anne Adayının Korkuları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Serap DUYGULU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Serap DUYGULU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Serap DUYGULU'nun Yazıları
► Çocuklar ve Korkuları Burcu KARAKAŞ
► Çocukların Korkuları Psk.Dnş.Onur AKKOCA
► Çocukta Gece Korkuları Psk.Zehra ORGUN
► Çocukluk Dönemi Korkuları Psk.Dnş.Tuğba ŞENDİR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Hamilelik ve Anne Adayının Korkuları' başlığıyla benzeşen toplam 39 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Baba Çocuk İlişkisi Kasım 2016
► Alınganlık Kasım 2016
► Kıskançlık Kasım 2016
► Yılbaşı ve Çocuklar Kasım 2016
◊ Dizi Dizi Hayatlar Ekim 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:42
Top