2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Öğretmenler Kekeleyen Çocuklarla Nasıl İletişim Kurmalı?
MAKALE #16035 © Yazan Uzm.Sümeyra ÖZTÜRK | Yayın Ocak 2016 | 3,688 Okuyucu
Öğretmenler genellikle sınıfta kekeleyen bir çocuk olduğunda nasıl davranmaları gerektiğiyle ilgili zorluk çekerler. Kekemeliğini görmezden mi gelmeli, yoksa bu konu hakkında konuşmalı mı? Diğer çocuklar onunla alay ettiğinde ne yapmalı? Sınıfta sesli okuma yaptırmalı mı? Kekelemesini azaltmak için nasıl bir yol izlemeli? Tüm bunlar öğretmenler tarafından sorulan soruların sadece birkaçıdır.

Kekeleyen çocuklarda yapılması gerekenler okul öncesi eğitimcileri ile ilkokul öğretmenleri arasında farklılık gösterir.

Okul öncesi çocuklarda kekemelik


Çocuklar 2 – 4 yaş aralığında çok hızlı bir dil gelişim evresinden geçer ve bu dönemde çocukların büyük bir kısmı konuşma esnasında normal akıcısızlıklar sergiler. Bu dönemde gözlemlenen takılmalar “çocukluk çağı kekemeliği” olarak adlandırılır ve çocukların ortalama ¼’ünde görülür. Çocukların büyük bir kısmında terapiye gerek kalmadan kendiliğinden geçer.

O yüzden özellikle bu dönemde öğretmenler çocuğa takıldığını fark ettirmemelidir, ancak takılmalar 6 ay ila 1 sene gibi süreçte kendiliğinden geçmediğinde ya da kronik olmasına neden olacak faktörler bulunduğunda daha fazla beklenmeden çocuk konuşma terapisine başlamalıdır. Bu noktada öğretmen muhakkak konuşma terapistiyle iletişimde olmalıdır.

İlkokul çocuklarında kekemelik


Bu dönemdeki çocuklar artık takıldıklarını kekelediklerinin farkındadırlar ve kekelemelerini görmezden gelmek bunun bir tabu olmasına ve çocuğun utanılacak saklanılacak bir kusura sahip oluğunu düşünmesine neden olabilir. O nedenle bu yaş grubunda öğretmen çocukla Diğer konularda olduğu gibi kekemelik hakkında da konuşmalıdır.

Çoğu öğretmen kekeleyen çocuklara karşı sınıfta nasıl davranması gerektiği konusunda endişe duyar. Çocuğun derse katılımını nasıl sağlamalıdır? Bu sorunun cevabı çocuğun bireysel özelliklerine bağlıdır. Bazı çocuklar derse katılım göstererek başarılı ve mutlu olur, bazı çocuklar ise gerilir ve konuşmayı reddeder. Öğretmenin derse katılımla ilgili çocukla konuşması etkili olacaktır.

Derse katılımını teşvik etmek için birkaç kelime ile cevap vereceği sorular sorabilirsiniz

Kekemeliği olan çocuklar kısa cümleler kurduklarında takılma oranları düşer. O nedenle çocuk sınıf içinde sorulara cevap vermeye alışana kadar tek sözcüklerle ya da kısa cümleler le cevap verebileceği sorular sorabilirsiniz. Ayrıca gerginlik ve endişe hissetmemesi için cevap verme esnasında bekleme süresini daha uzun tutabilirsiniz. Hızlı cevap vermesi gereken bir duruma düşmek çocukta zaman baskısı oluşturacağı için kekemeliğini tetikleyecektir, o nedenle sınıfta bir çocuk cevap verirken diğer öğrencilerin parmak kaldırmadan, sessizce dinlemelerini sağlayabilirsiniz.

Diğer çocukların alay etmeleri engellenmeli

Alay edilmesi kekeleyen çocuklar için acı verici olabilir ve mümkün olduğunca giderilmelidir. Çocuk böyle bir durum yaşadığında onunla birebir konuşmak faydalı olacaktır. Diğer çocukların hareketlerini engellemek ve kızmasını hafifletmek konusunda birlikte ne yapacağınız konusunda çocukla beyin fırtınası yapabilirsiniz. Eğer aynı çocuklar tarafından alay ediliyorsa bu çocuklarla özel bir konuşma yapabilir ve alay etmenin kabul edilemez bir davranış olduğunu açıklayabilirsiniz. Onlardan arkadaşlarına destek olmalarını isteyin. Yine de devam edilirse rehber öğretmenlerinden ve ailelerinden destek isteyebilirsiniz

Eğitmenlerin kekeleyen çocuklarda dikkat etmesi gerekenler;

-Yavaşlatmak için çocuğa “rahat ol” gibi cümleler kullanılmamalıdır.
-Çocuğun konuşmasını tamamlanmamalıdır.
-Nasıl söylediğine değil, ne söylediğine dikkat etmelisiniz.
-Kekeleyen çocukla birebir görüşme yapılabilirsiniz.
-Yavaş konuşma modelini denemelisiniz. Çünkü zaman baskısı strese sokarak daha fazla kekelemesine neden olur.
-Okuma yaptırırken ya da soru sorarken çocuğu sıkıntıya sokmamak düşüncesiyle es geçmemelisiniz.
-Hazırlıksız bir şekilde çocuğu aniden tahtaya kaldırıp ya da soru sormamaya özen göstermelisiniz.
-En önemlisi ise ailesini bir dil ve konuşma terapistine yönlendirerek çocuğun tedavi edilmesini sağlayabilirsiniz. Çünkü kekemelik tedavi edilebilir bir konuşma bozukluğudur
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Öğretmenler Kekeleyen Çocuklarla Nasıl İletişim Kurmalı?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Sümeyra ÖZTÜRK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Sümeyra ÖZTÜRK'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Sümeyra ÖZTÜRK Fotoğraf
Uzm.Sümeyra ÖZTÜRK
İstanbul
Uzman Dil Ve Konuşma Terapisti
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi49 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Sümeyra ÖZTÜRK'ün Yazıları
► 0-6 Yaş Çocuklarla İletişim Psk.Başak DALDA KİLECİ
► Çocuklarla Doğru İletişim Psk.Melisa AKTÜRK ASAR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Öğretmenler Kekeleyen Çocuklarla Nasıl İletişim Kurmalı?' başlığıyla benzeşen toplam 16 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Apraksi Nedir? Aralık 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


02:29
Top